Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ASPİRİN: 3500 YILLIK TARİHE SAHİP HARİKA İLAÇ

 :: HABERLER :: Sağlık

Aşağa gitmek

ASPİRİN: 3500 YILLIK TARİHE SAHİP HARİKA İLAÇ Empty ASPİRİN: 3500 YILLIK TARİHE SAHİP HARİKA İLAÇ

Mesaj  GençKurt Paz Kas. 08, 2009 2:13 pm

Aspirin, keşfedildiği günden bu yana tıp dünyasında şaşkınlık yaratıyor. Her geçen gün yeni bir hastalığa iyi geldiği belirlenen 108 yıllık Aspirin’in gerçek öyküsü daha eski: Aspirin, tam 3 bin 500 yıl önceye kadar gidiyor.

Tıp tarihçileri 1897 yılını Aspirin’in doğum yılı olarak gösteriyor ancak, insanlık tarihinin en iyi bilinen ilacının coşkulu öyküsü 3 bin 500 yıl önce başladı. Yazılı kayıtlara göre M.Ö. 2’nci yüzyılda romatizma ve sırt ağrısı için kurutulmuş mersin ağacı yapraklarından enfüzyon yapılması tavsiye ediliyordu. Bin yıl sonra tıbbın babası Hipokrat ateş ve ağrı için reçetesine söğüt ağacı kabuğundan ekstre edilen suyu yazdı. Bu, suda bulunan ve ağrıyı hafifleten madde salisilik asitti. Orta çağda doktorlar Hipokrat’ın bu tedavisini unuttu ancak halk söğüdü seviyordu. Bitkilere meraklı otacı kadınlar, söğütlerin kabuklarını toplar, kaynatır, ağrı ve ateşten şikayeti olanlara verirlerdi.


MELON ŞAPKALI KİMYAGER


Suskun dönem, 1763’e kadar sürdü. Bu tarihten sonra söğütten elde edilen salisilik asit etkin maddeli ilaçlar yazıldı hastalara. Ancak tadı acı, yan etkileri ağırdı. Ağrılara iyi geliyor ancak kokusu ve yan etkileri daha da hasta ediyordu.


Bu dertten mustarip biri de Bayer’de çalışan bilim adamı Dr. Felix Hoffmann’in babasıydı. Romatoid artrit (eklemlerin iç yüzlerini etkileyen iltihabi bir hastalık) yüzünden salisilik asitli ilaçlar kullanan baba Hoffmann yatalak olmuştu. Dr. Hoffmann, tıp tarihinin en büyük buluşunu, babasının acılarını dindirmek için yaptı; salisilik asiti, asetilsalisilik asite (ASA) çevirdi. Bayer, iki yıl sonra 20’nci yüzyılın evrensel iksiri olarak adlandırılacak Aspirin’i üretmeye başladı. Aspirin yoksulların satın alacağı kadar ucuz ve kolay bulunan bir ilaç oldu. İnsanları grip salgınlarından korudu. Ağrı kesici deyince akla Aspirin geldi.


Harika ilaç, 1971’e kadar bir sır olarak kaldı. Aspirin’i herkes biliyor ama kimse anlamıyordu; vücuda etkisi hiç bilinmiyordu. Aspirin’in ağrıyı nasıl etkilediğini Prof. John R. Vane buldu. Bu Vane’e Nobel Ödülü ile Sir unvanı kazandırdı.


Tıp bilimi doğal iyileşme sürecini desteklemek ve hastanın ağrısını gidermek için tedavi uygulamaktan oluşmaktaydı. Ateşi düşürmek, iltihabı iyileştirmek ve ağrıyı azaltmak ya da ortadan kaldırmak için prostaglandinlerin üretimini önlemek gerekiyordu.


Aspirin’in yaptığı tam da buydu işte. Bu bulgu, Aspirin üzerine yapılan araştırmaları tetikledi. Bugün yılda 500 Aspirin araştırması yayınlanıyor. Araştırmalar ağrıya ve soğuk algınlığına iyi geldiği bilinen ilacın her geçen gün başka bir etkisini ortaya çıkarıyor.


ASPİRİN’İN YOL HARİTASI ÇİZİLDİ


İngiliz bilimadamı Dr. Derek Gilroy da 24 yıl sonra Aspirin’in başka bir etki mekanizmasını ortaya koydu. Bayer’in düzenlediği ‘Uluslararası Aspirin Ödülü’nü bu yıl alan İngiliz bilim insanı Dr. Gilroy, ilacın etkin maddesi asetilasilik asidin (ASA), enflamasyonu (ateş, ağrı, şişlik ve kızarıklık) nasıl engellediğini açıklayarak aldı. Gilroy, Aspirin’in nitrik oksidin (NO) üretimini uyararak enflamasyonları engellediğini buldu. Böylece 108 yaşındaki ASA’nın bugüne dek çok iyi bilinmeyen biyolojik etkisini açıklayan Gilroy’un bulgularının, ASA’nın diğer endikasyonlarının bulunmasına hız kazandıracağı bekleniyor. Bilim çevreleri, buluşu 108 yıl sonra ASA’nın çok sayıdaki biyolojik aktivitelerinin sadece bazılarının incelenmiş olduğunu gösterdiğini belirtiyor ve Aspirin’in yol haritasının çizildiğini söylüyor.


Mucizevi küçük beyaz ilaç


Halk arasında ‘Her derde deva’ olarak bilinen Aspirin etkileri:


Aspirin’in etkin maddesi ASA, soğuk algınlığı ağrılarını hafifletiyor, ateşi düşürüyor.


Yüksek risk altındaki erkek ve kadınlarda kalp-damar hastalıklarından korunması için günde 75-120 mg ASA kullanmaları öneriliyor. ABD’de 10 yaşından büyük çocuklara koruma amaçlı günde 75 mg Aspirin veriliyor.


Kadınların yüzde 80’inden fazlasında görülen, tekrarlayan gerilim tipi baş ağrılarını ASA’nın hızlı ve emniyetli bir şekilde hafifletiyor.


Baş, diş, mafsal ağrıları, iltihaplanma, enfarktüs gibi birçok hastalığa karşı kullanılan ‘süper hap’ın her gün düşük dozda alındığında kanı sulandırarak, pıhtılaşmayı önlediği ve bu nedenle kalp krizi riskini azalttığı kesinlik biliniyor.


Beyin kanaması geçiren kişilerin iki hafta boyunca Aspirin almalarının da fayda sağladığı açıklandı.


Yapılan araştırmalarda Aspirin’in bağırsak kanseri, hatta akciğer kanseri tehlikesini de büyük ölçüde azalttığı ortaya çıktı.

Tüm bunlara rağmen bilimadamları, doktor kontrolü dışında sürekli ve fazla miktarda Aspirin alınmaması gerektiğine dikkat çekiyorlar. Doktorlar, fazla miktarda ve uzun süre alınan Aspirin’in, bazı kişilerde mide ve bağırsak kanamasına yol açabileceğini, gençlerde beyin ve karaciğerde tahribata sebep olabileceğini dile getirerek, alerjik yan etkilerinin ortaya çıkabileceğini söylüyorlar.

Aspirin’in koruyucu dozu tartışması

Aspirin’i nasıl almalıyız, her gün mü, yoksa gün aşırı mı? Ya miktarı ne kadar olmalı? Bugünlerde iki günde bir alınan ‘81 miligramlık’ Aspirin’in kalp ve damar hastalıklarından korunmanın en iyi yolu olduğu konuşuluyor. Ancak doktorlar gün aşırı kullanıma sıcak bakmıyor. Günaşırı kullanımın kafa karıştırabileceği ve doz atlamasına neden olunabileceğinden bazı hekimler tarafından her gün alınması öneriliyor.

aspırın her derde deva valla ... ıyıkı varsın aspırın

Mesaj oldukça açık, fakat yeterli değil: Hergün aspirin almak bazı kadınlarda kalp krizi ve felci önlüyor, ancak kardiyovasküler hastalıkları olan kadınlarda.

Ancak bu gerçek herkese uygun değildir. Hergün aspirin almak -- veya almamak-- için pek çok faktörü dikkate almak gerekiyor; örneğin yaş, kalp hastalıkları ve felç gibi risk faktörleri, yüksek kolesterol ve diyabet.

“Kardiyovasküler hastalıkları olan, kalp krizi ve felç riski taşıyan ve 65 yaş üstü kadınlarda aspirin işe yarıyor” New York’ta bulunan Lenox Hill Hastanesi kadınlarda kardiyak bakımı bölüm başkanı ve Women's Healthy Heart Program yazarı Dr. Nieca Goldberg belirtiyor.

Amerikan Kalp Derneği, doktorların, düşük veya orta düzeyde risk taşıyan kadın hastaların tedavilerinde dikkatli olmaları gerektiğini belirtiyor, ve aspirin tedavisinin gastrointestinal kanamalara yol açabileceğini ve diğer yan etkileri olabileceğini açıklıyor.

Yaşları 45 ile 65 arasında olan ve kardiyovasküler hastalığı olmayan, ancak risk faktörlerine sahip kadınlara –diyabet, yüksek tansiyon, ve yüksek kolesterol-- aspirin tedavisi yararlı olabilir. Ancak, Goldberg mutlaka bir doktorla risk düzeyinin görüşülmesi gerektiği konusunda uyarıyor.

“65 yaş üstü sağlıklı kadınların hergün aspirin alması yararlı olabilir,” Kaliforniya’da Santa Monica-UCLA Tıp Merkezi’nde kardiyolojist Dr. Raluca Arimie belirtiyor.

Goldberg ve Arimie, aspirin tedavisine başlamadan önce mutlaka bir doktorla risk düzeyini belirlemek için görüşülmesi gerektiği konusunda hemfikir.

Arimie, aspirin tedavisinde alınacak dozların farklılık gösterdiğini bilmenin önemini vurguluyor.

“Herkesin aspirin alması gerektiğini düşünmüyorum,” Arimie ekliyor. “Özellikle 65 yaş altında sağlıklı kadınların felç riskini azaltmak için aspirin alması durumunda, gastrointestinal kanama riski göz önünde bulundurulmalıdır.”


arkadaslar turkiye'de yasadigim yillar boyunca asprin hakkinda cok olumlu dusuncelerim olmustur ve internetten turk sitelerinde hala takip ettigim kadariyla doktorlarimizin cogu gunde bir tane asprin'in cok buyuk faydasi oldugunu soyluyorlar. Ama taiwan'a geldikten sonra konustugum herkes, doktor olanlar bile asprin'in herhangi bir faydasinin olmadigini, hatta bazi zararlarinin bile olabilecegini soyluyorlar...Gerci ben hala turk doktorlarina inanip, turk doktorlarinin tavsiyeleri dogrultusunda hareket ediyorum ama yinede ister istemez insanin aklinda soru isareti kaliyor...sizin dusunceleriniz neler acaba? asprin ile ilgili olumsuz bir durum yasayanlar oldumu acaba simdiye kadar?
GençKurt
GençKurt
KIDEMLİ ÜYE
KIDEMLİ ÜYE

Mesaj Sayısı : 819
Teşekkür Sayısı : 2
Kayıt tarihi : 08/09/09
Yaş : 28
Nerden : Turan

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 :: HABERLER :: Sağlık

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz