Hedef Ülkü Ocakları mıydı?

[GençKurt]

Üniversitelerde çıkan olayların altından da Ergenekon çıktı

Operasyon kapsamında tutuklanan kişilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalar sonucu ele geçirilen bazı belgeler, ülkü ocaklarına giden gençlerin kandırılarak örgütün içine çekilmesi için çalışma yürütüldüğünü gözler önüne serdi.

Ergenekon Analiz, Lobi ve Mafya konulu belgelerde Ergenekon örgütlenmesine ilişkin çarpıcı bilgiler elde edildi. Bu belgelere göre, Ergenekon’un, askeri yapılanmadan ve askeri ataşelerden azami ölçüde yararlanılmasını hedeflediği belirtildi. Büyük bölümünün iddianameye de yansıması beklenen 121 sayfalık belge ve dokümanda şu ifadeler dikkat çekti:

MAFYAYLA İŞBİRLİĞİ

“2000’li yılların başı itibarıyla mevcut Ergenekon yapılanması yeniden düzenlenmelidir. Naylon terör örgütleri ve mafya grupları vasıtasıyla birçok alanda illegal faaliyetler yürütülmelidir. İllegal örgütlerle işbirliği yapılarak uyuşturucu ve para akışı kontrol altına alınmalıdır. Yapılanmaya bağlı olarak kurulacak sivil toplum örgütleri üzerinden ülke genelinde tüm vatandaşlara yönelik etnik ve ideolojik temeldeki fikir ayrılıklarını ön plana çıkaran fişleme çalışmaları yapılacaktır...

HEDEF ÜLKÜ OCAKLARI

Sokaklardaki başı boş, işsiz, mutsuz gençler ile Ülkü Ocakları’nın etkisindeki gençliğin eğitilmesi suretiyle Kuvayı Milliye Cephesi oluşturulacaktır. Ergenekon’u ayakta tutmak ve hedef olarak tespit edilen kişi ve tüzel kişileri yıpratmak amacıyla medya sektörü ve ticari hayata müdahale ve sızmada bulunulması yönünde faaliyetleri gerçekleştiren bir illegal yapılamaya gidilecektir. Organize suçun askeri birimlerce yönetilmesi gerekmektedir. Türk mafyası çökertilmek yerine organize edilmelidir.”

ASKERE DE SORDULAR

Ergenekon davası ile ilgili gelişmeler Genelkurmay ile Başsavcılık arasındaki yazışmalara da yansıdı. Ergenekon soruşturmasını yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Genelkurmay Başkanlığı’na bir yazı yazarak Ergenekon oluşumlarının Türk Silahlı Kuvvetleri içinde bir uzantısının bulunup bulunmadığını sorduğu, Genelkurmay’ın da bu iddiaların doğru olmadığı cevabını verdiği öğrenildi.