Saadet Partisi Kongresi sürüyor

[gizligörev39]

Saadet Partisi'nin kongresi Atatürk Spor Salonu'nda başladı. Numan Kurtulmuş'un ikinci kez genel başkan seçileceği olağan kongreye partililerin sabah saatlerinde otobüslerle parti teşkilatları tarafından getirildi.

Partililer polis kontrol noktasından geçerek salona alındı. Aşırı kalabalık nedeniyle salona sığmayan partililer kongre salonun dışında kaldı. Özellikle de dışarıda kalan kadınlara oturmaları için sandalye verildiği gözlendi. Yoğun katılımın yaşandığı kongrede, sıkı güvenlik önlemi alındı.

Eski Başbakan Necmettin Erbakan Kongre'nin sabah oturumuna katılmadı, ancak açılan pankartlar, atılan sloganlar ile hem varlığını hem de ağırlığını hissettirdi. Kurtulmuş'un konuşmasını dinlemeyen Erbakan kongrenin öğleden sonraki oturumuna katıldı.

Siyasete yeni bir üslup ve değişim getirme iddiasıyla genel başkanlık koltuğuna oturan Kurtulmuş’un tek aday olduğu kongrede, “Hepimiz Erbakanız”, “O ne diyorsa o” pankartları açıldı. Salonda sık sık, “Sadakat şerefimizdir”, “Mücahit Erbakan” sloganları yükseldi. Kongrede tek renk gömlek giyen yüzlerce partili de dikkat çekti.

AKP'Yİ YUH'LADILAR

Kongrenin en dikkat çeken noktalarından biri ise kongreyi izlemek için davet edilen AKP temsilcilerinin yuhalanması oldu. Kongreyi izlemek için AKP Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz’un ismi okununca salonda “Yuh” sesleri yankılandı. SP lideri Numan Kurtulmuş, salondaki dinleyicilere, "Yuh çekmeyin. Yuh çekmek bizim üslubumuzda yoktur” uyarısında bulundu.

AKP’den kongreye Genel Başkan Yardımcıları Hüseyin Çelik ile Salih Kapusuz katıldı. Ayrıca, BBP, Demokrat Parti, DSP’den de temsilciler katıldı. BBP’den katılan temsilcinin anons edilmesi sırasında salonda büyük bir tezahürat yapıldı. Memur-Sen, Sağlık-Sen temsilcileri ile Hak İş Genel Başkanı Salim Uslu da SP Kongresi’ne katıldı.

RECAİ KUTAN İLK GELENLER ARASINDA

Kongre salonuna ilk gelenler arasında eski Genel Başkan Recai Kutan yerini aldı. “Özü doğru, sözü doğru”, “Bu düzen değişecek”, “Millete iktidar yolu”, “Başbakan Numan Kurtulmuş” şeklindeki sloganların atıldığı salonda bazı giriş kapılarının kapatılması nedeniyle kongrenin başladığı ilk dakikalarda çok sayıda partili havasızlıktan fenalık geçirdi.

"Başbakan Numan" sloganları eşliğinde kürsüye çıkan Saadet Partisi Genel Başkanı Kurtulmuş’un hedefinde başta AKP olmak üzere Meclis’te grubu bulunan siyasi partiler vardı.

Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, 2002 yılında milletin AKP’ye 1961’de asılan Adnan Menderes’in ve 28 Şubat’ın intikamını almak için oy verdiğini savunarak “İktidar artık metal yorgunluğuna girmiş, enerjisi kalmamış, yol haritasını kaybetmiş bir iktidardır. Bu millet AKP’yi de iktidar yapmayacak. Geçmişte Demirel’in bir sözü var: ‘Aman ha başkalarına oy vermeyin, bize verin yoksa komünistler gelir.’ Türkiye 20 senesini böyle heba etti. Şimdi aynı soğuk savaş siyasetini AKP yapıyor. Artık bu tiyatronun seyircisi kalmamıştır” diye konuştu.

Saadet Partisi Olağanüstü Büyük Kongresi Atatürk Kapalı Spor Salonunda yapılıyor. Kongrede konuşan Genel Başkan Kurtulmuş, bu kongrenin, Milli Görüş’ün üçüncü şahlanışı ve bir iktidara yürüyüş kongresi olduğunu dile getirdi. Bu topraklarda büyük bir siyasi mücadele verdiklerini ifade eden Kurtulmuş, medeniyeti yeniden ayağa kaldıracaklarını vurguladı. Konuşmasında büyük bir bölümünde Filistin’de yaşanan olaylara dikkat çeken Kurtulmuş, Mavi Marmara katliamına da değindi.

Konuşmasının dikkat çeken başka bir bölümünde 28 Şubat sürecinden örnek veren Kurtulmuş, sık sık “Birileri postallarını çıkararak bu sesi yok etmeye çalıştı. Bir sinek vızıltısından ibaretti” dedi. Kurtulmuş, şöyle devam etti:

“Biz sesimizi 11 yaşındaki Ceylan’ın sesine katarız. Biz sesimizi terör saldırılarında hayatını kaybeden Serap’ın sesine katarız. Bizim sesimiz gün gelir partinin bayrağını elektrik direğine asarken hayatını kaybeden kardeşlerimizin sesine katarız. Bizim sesimiz Mavi Marmara gemisinde hayatını kaybeden Furkan Doğan’ın sesine katarız. Bizim sesimiz gün gelir meydanlarda hakkını arayan TEKEL işçisinin sesine katılır. Bizim sesimiz gün gelir üniversitelerin kapısından kovulan başörtülü kızlarımızın sesine karışır.”

"BUNLAR BU ÜLKEDEKİ YABANLARDIR”

Bu kongre ile Saadet Partisi’nin yeni bir sürece girdiğini belirten Kurtulmuş, iktidara ve muhalefete şu sözlerle yüklendi.

“Bunların kalpleri Londra’da, Washington’da atar. Bunlar Sakarya’dan su içmezler. Bunlar bu ülkeye yabancı değiller, bunlar bu ülkedeki yabanlardır. Bunlar millete karşı olan milliyetçilerdir.”

Saadet Partisi’nin devlet malı ile kamu malı arasındaki farkı çok iyi ayırt ettiğini dile getiren Numan Kurtulmuş, kendilerinin devlet malını değil, kamu kaynaklarını kullanan bir zihniyetten geldiğini ifade etti. Saadet Partisi’nin zalimlerden başka hiç kimseye düşmanlık etmeyeceğini, düşmanlıklarının sadece zalimlere olduğunu kaydederek, “Zalimlerin önünde eğilmeyiz. Zalimlerden özür dilemeyiz. Zulmün karşısında oluruz. Her gün dilimiz döndüğünce dünyanın bütün zalimlerine karşı en güvenli sözü söyleriz” diye konuştu.

Kurtulmuş, hırsızların karşısına dikileceklerini dile getirirken hırsızın kimliğinin korunmayacağı gibi mazlumun da kimliğinin sorulamayacağını savunarak “Bizim davamız şans davası değil. Bizim davamız sadece milletvekili, bakan, başbakan olma davası değil. Bizim davamız hesap davasıdır. Mazlumun, mağdurun davasını savunmaktır” dedi.

AKP’DEN ÇOK CHP’YE ELEŞTİRİ

Konuşmasında sık sık CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkan seçildiği kongrede yaptığı konuşmaya atıfta bulunan Kurtulmuş’un, Kılıçdaroğlu’nun bazı ifadelerini takdir ettiğini belirtirken AKP iktidarından çok CHP’yi eleştirmesi dikkat çekti.

Kurtulmuş, TBMM Genel Kurulu’ndaki Anayasa görüşmelerini anımsatarak CHP ve MHP’nin tavrını eleştirdi. Kongre salonuna dönerek, “Anayasa görüşmelerinden ne hatırlıyorsunuz?” diye soran Kurtulmuş, “Ben tekme tokat hatırlıyorum. Anayasa görüşmeleri Anayasa görüşmemelerine döndü” dedi. Demokratik açılım sürecinden de bahseden Kurtulmuş, yaklaşık bir yıldır iktidar ile muhalefet arasında polemiklerin yaşandığını ve başka bir şeyin gerçekleşmediğini dile getirdi. AKP’nin, demokratik açılım ile ilgili somut hiçbir yönteminin olmadığını söyleyen Kurtulmuş, CHP ve MHP’nin de bu süreci sadece tıkadığına işaret etti.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun partisinin kongresinde yaptığı konuşmayı anımsatan Kurtulmuş, “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Genel Başkan seçildiği kongrede bize göre devrim niteliği taşıyacak bir söz söyledi. ‘Cumhuriyet elden gidiyor, 6 milyon insan işsiz’ dedi. Gerçekten doğru söyledi. Eskiden cumhuriyet elden gidiyor, çünkü irtica var deniyordu. Şimdi cumhuriyet elden gidiyor, gerçekten 6 milyon işsiz var. İyi, tamam da soruyorum Sayın Kılıçdaroğlu’na: İktidara gelirsen nasıl yapacaksın” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu’nun “CHP bu milletin avukatı olacaktır” sözlerini çok beğendiğini ifade eden Kurtulmuş, “Bu sözleri de takdir ettik. Anayasa değişikliğiyle ilgili Anayasa Mahkemesi’ne başvurunuzu çekin dedik. CHP bugüne kadar bu tür değişiklikleri Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı. Ama IMF ile ilgili bir şeyi Anayasa Mahkemesi’ne taşıdığını gördünüz mü? Onun için soruyorum: Sayın Kılıçdaroğlu işsizliği nasıl önleyecek? Bu millet ne CHP’yi ne MHP’yi iktidar yapacak” diye konuştu.

AKP iktidarının sadece “mış” siyaseti yaptığını, CHP’nin ise sadece yazdığını dile getiren Kurtulmuş, AKP’nin 8 yıldır tek başına iktidar olduğunu belirtirken “Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan, bütün üst kurul başkanları iktidarın elinde değil mi? Siyasi tarihte böylesine şanslı bir iktidar oldu mu? Ama bu iktidar sadece ‘mış gibi’ yapıyor” eleştirisinde bulundu.

“MİLLET MENDERES’İN VE 28 ŞUBAT’IN ÖCÜNÜ ALDI”

2002 yılında milletin AKP’ye yüzde 35 oy verirken AKP’ye değil, 1961’de asılan Adnan Menderes’in ve 28 Şubat’ın intikamını almak için oy verdiğini öne süren Kurtulmuş, şimdi de AKP’nin yüzde 47 gibi bir oy oranı istediğini hatırlatarak “İktidar artık metal yorgunluğuna girmiş, enerjisi kalmamış, yol haritasını kaybetmiş bir iktidardır. Bu millet AKP’yi de iktidar yapmayacak. Geçmişte Demirel’in bir sözü var:

‘Aman ha başkalarına oy vermeyin, bize verin yoksa komünistler gelir.’ Türkiye 20 senesini böyle heba etti. Şimdi aynı soğuk savaş siyasetini AKP yapıyor. Artık bu tiyatronun seyircisi kalmamıştır” diye konuştu.

Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye’de öyle bir sistem var ki bu sistemde millet yoktur. Milli Güvenlik Kurulu, HSYK; Anayasa Mahkemesi, YÖK, RTÜK... Türkiye’nin bu kurumları öyle bir sistem ki içinde millet güvenliği yok. Millet hiçbir şeye karışmaz. Bu kurumlarda millet egemenliği yok. Türkiye’de millet egemenliğinin olduğu tek yer Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’dır” diye konuştu.

CHP’NİN BARAJ DÜŞSÜN TEKLİFİNE DESTEK

CHP’nin geçtiğimiz günlerde Meclis’e sunduğu seçim barajının yüzde 7’ye indirilmesini öngören teklifini ve Başbakan’ın bu konuda “Baraj düşerse istikrar bozulur” açıklamasını anımsatan Kurtulmuş, iktidara yaptığı çağrıda “Eğer iktidar demokratsa, Başbakan eğer demokratsa CHP’nin verdiği bu teklifi destekler. Geçmişte rahmetli Özal da seçim barajının düşürülmesine karşıydı. Ama ne olur, bu seçim barajıyla en yüksek oyla parlamentoda temsil edilen partiler gün gelir bu seçim barajına takılırlar. Şimdi ANAP var mı? AKP de gün gelecek bu seçim barajında boğulacaktır” dedi.

Kurtulmuş’un konuşmasından önce Milli Görüş’ü anlatan bir sinevizyon gösterisi yapıldı. Erbakan’ın siyasi hayata girdiği 1969 yılından 28 Şubat sürecine kadar siyasi geçmişi anlatıldı. Sinevizyonda 28 Şubat sürecinde Sincan’da yürüyen tankların görüntüsü, son terör olaylarında yaşanan şehit cenazeleri ve TBMM Genel Kurulu’ndaki Anayasa değişikliği görüşmeleri sırasında yaşanan tartışmalı görüntülerden örnekler sunuldu.